6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Konsolide metin

6112 sayılı Radyo ve Televizyonların Kuruluş ve Yayın Hizmetleri Hakkında Konsolide metin

(3) 25 inci maddeye uygun olarak yayın kayıtlarını bir yıl süreyle muhafaza etmeyen veya Üst Kurulca ya da Cumhuriyet başsavcılığınca istenmesine rağmen, süresi içerisinde ve aslına uygun olarak teslim etmeyen özel medya hizmet sağlayıcı kuruluş sorumlu müdürü bin günden beşbin güne kadar adlî para cezasıyla cezalandırılır. (6) Karasal ortamdan yapılacak radyo ve televizyon yayın hizmeti için tahsis edilmiş kanal, multipleks kapahttps://casinom-hub.com/ ve radyo frekansları için kamu ve özel medya hizmet sağlayıcı kuruluşlardan yıllık kullanım ücreti alınır. Yıllık kullanım ücreti, söz konusu yayının nüfusa bağlı kapsama alanı, türü, verici gücü, frekansın bulunduğu bant ve yayının yapıldığı yerleşim biriminin ekonomik gelişmişlik seviyesi gibi nesnel kıstaslar esas alınarak Üst Kurul tarafından belirlenir. F) Bir medya hizmet sağlayıcı kuruluşta doğrudan toplam yabancı sermaye payı, ödenmiş sermayenin yüzde ellisini geçemez. Yabancı bir gerçek veya tüzel kişi en fazla iki medya hizmet sağlayıcı kuruluşa doğrudan ortak olabilir. Şirket ana sözleşmelerinde bu hususları sağlayan düzenlemeler açıkça belirtilir. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından idari para cezasına çarptırılmış kişi veya kurumların idari para cezasına itiraz edebilmek için doğrudan mahkemeye dava açmaları mümkün değildir. Dava açmadan önce özel kanunda belirtilen idari itiraz yollarının tüketilmesi gerekir. Sosyal Güvenlik Kurumu bünyesinde İdari Para Cezası Komisyonları bulunur. Başvuru süresi on beş (15) gün olup, itirazlar bizzat ya da iadeli taahhütlü mektupla yapılır. İlgili mevzuata göre, “kişisel veri” kimliği belirli veya belirlenebilir gerçek kişiye ilişkin her türlü bilgidir.

Tek fiil sadece tek suç normunu ihlal edebileceği gibi, birden çok suç normunu aynı anda ihlal edebilir. “Amir”; makam ve memuriyet itibariyle emretmek yetkisine sahip kimsedir. Bunun emri altındakilere “maiyet”[274] denir (İçHizK m.9). – Mümkün olduğu takdirde, cezayı tek başlarına belirli bir hapis odasında geçirirler. “Yurt dışında Devletin itibarını düşürecek veya görev haysiyetini zedeleyecek tutum ve davranışlarda bulunmak” (657 SK m.125/E-j). “Özürsüz olarak 1 yılda toplam 20 gün göreve gelmemek” (657 SK m.125/E-d). “Yasaklanmış her türlü yayını veya siyasi veya ideolojik amaçlı bildiri, afiş, pankart, bant ve benzerlerini basmak, çoğaltmak, dağıtmak veya bunları kurumların herhangi bir yerine asmak veya teşhir etmek” (657 SK m.125/E.b). “Açıklanması yasaklanan bilgileri açıklamak” (657 SK m.125/D-k). “Görev yeri sınırları içinde herhangi bir yeri toplantı, tören ve benzeri amaçlarla izinsiz kullanmak veya kullandırmak” (657 SK m.125/D-e). “Özürsüz ve kesintisiz 3 – 9 gün göreve gelmemek” (657 SK m.125/D.b).

Kütük defterinin her sayfası mühürlenir ve son sayfasına kaç sayfadan ibaret olduğu belirtilerek yetkili amir tarafından imzalanır. Yabancı dernek ve yabancı vakıfların Türkiye’deki şube ve temsilciliklerinin kaydı Bakanlıktaki ayrı bir kütük defterine (EK-22) yapılır. Her şube ve temsilciliğe ayrı bir sayfa ayrılır ve mevcut bilgiler defterdeki hanelerine işlenir. İlçelerde verilen bu beyannamelerden bir adedi alıkonularak, diğerleri il dernekler müdürlüklerine gönderilir. Faaliyetten men kararı aşağıdaki esaslar çerçevesinde yerine getirilir. Ancak, üyelerin beraberindeki misafirleri lokallere kabul edilebilir.

  • Bu hususlar, canlı müzik izni verilirken derneğe tebliğ edilir.
  • Özlük dosyalarının içerisinde hangi belgelerin bulunacağı ve hangi düzende tutulacağı ise Kuvvet Komutanlıklarınca, bir “devamlı talimat” olarak düzenlenmiş ve her özlük dosyasının iç kapağına yapıştırılmıştır.
  • İlgililer altmış günün bitiminden itibaren idari dava açma süresi içinde Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde dava açabilirler.” denmektedir.

Söz konusu kav­ramlar göreceli olmakla birlikte herkes tarafından kabul görmüş bir çerçevesi vardır. Örneğin, sivil vatandaşlar açısından ahlaklı, onurlu ve vakar sahibi olma ayrı, Devlet memurları açısından ayrı değerlendirilir[176]. Devlet memurları, TSK tarafından belirlenmiş tasarruf tedbirlerine uymak zorundadır. Ülkemizde yaşanan ekonomik sorunlar nedeniyle, Devlet memurlarının da alınan tedbirlere uymalarını sağlamak için öngörülmüş bir yaptırımdır. Örneğin, elektrik kullanımında israf gösteren memura uyarma cezası verilebilecektir. Hakarete uğrayan astın olay anında görevli ve hizmet esnasında bulunması ve suçun TCK’da da yaptırıma bağlanmış bulunması suçun vasfını değiştirmemektedir[150]. Astların işlediği suçların AsCK veya 477 SK’na giren suçlar olabilir. Ancak disiplin tecavüzlerinin haber verilmemesi bu maddeyi ihlale sebebiyet vermez.

Askeri Yüksek İdare Mahkemesi de bir kararında 1612 Sayılı Kanunun 3. Disiplin cezalarına karşı yapılan idari başvuru, diğer idari başvurulardan farklı düzenlenmiştir. Bu yönüyle ceza muhakeme hukukundaki kanun yollarına benzemektedir. Ceza muhakeme hukukunda, mahkeme kararlarının kanun yolu denetimi, kural olarak ilk kararı veren makamın dışındaki makamlar tarafından yapılmaktadır. Hatta ilk karara katılan bir mahkeme üyesi, kanun yoluna başvurulma tarihinden önce üst yargı yerine atanmışsa, kanun yolu başvurusuna bakamaz[424]. Bütün bunlar, kişinin hak ve özgürlüğünü korumaya yönelik usul önlemleridir. Disiplin cezalarına karşı da, kanun yoluna benzer idari başvuru yolları öngörülmüştür. Eğer disiplin cezası veren idari makamın kararına karşı bir idari başvuru yapılacaksa, başvurulan makam, mutlaka işlemi yapan makamın dışında olmalıdır. Maddesindeki “üst makam yoksa işlemi yapan makama başvurulabilir” hükmü, disiplin cezalarına karşı idari başvuruda geçerli değildir.

Herhangi bir zararın meydana gelip gelmemesi önemli değildir. Ancak yalan veya yanlış beyanın görevle ilgili olmayan konularda olması disiplin suçunu oluş­turmaz[199]. Yukarıdaki fiillerin kasıtlı olarak iş­lenmesi halinde bu suçları işleyen memurlara aylıktan kesme cezası verilebilir[195]. Bu durumda ister sicil amiri ister disiplin amiri olsun fark etmemektedir. Ancak görev dışında amire hal ve hareketleriyle saygısız davranmak bu suçu oluşturmaz[187]. İşine önem vermeme, işiyle ilgili hususlara karşı ilgisiz olma ve lakayt davranma bu bentteki suçu oluşturur. Aynı şekilde iş sahiplerine karşı böyle bir tutum içine giren memur da disiplin suçu işlemiş sayılır[180].

Skriv et svar

Din e-mailadresse vil ikke blive publiceret. Krævede felter er markeret med *